Dupnisa Mağarası
Bogaziçi Üniversitesi Mağara Araştırma Kulübü üyelerince mağaracılara tanıtılan Dupnisa Mağarası, içinden nehir geçen, 3 km den fazla galerisiyle görülmeye değer güzellikte el değmemiş sarkıt ve dikitleriyle turizme açılmayı bekliyor. Kırklareli'ne bağlı Demirköy-İğneada ilçesi yolu üzerinden ayrılarak Sarpdere Köyü'nden ulaşılan Dupnisa Mağarası Yıldız Dağları Istıranca Ormanları arasında yer alıyor. Yaz mevsimi ile kış arasında büyük sıcaklık farkı olan bölge, dışa açılmamış kendi güzelliğini koruyabilmiş bakir kalan ender yörelerden biri. Anıt ağaçlarla kaplı doyumsuz güzellikteki orman içindeki Dupnisa Mağarası, mağara turizmine olduğu kadar av turizmine de açık bir bölgede bulunuyor.
Palamut, kayın, meşe, kızılağaç, gürgen, düştübak, yabangülü, kame çiçeği, menekşe, papatya, gül ve savan çiçeği ile kaplı bölge Mayıs ve Haziran aylarında en iyi mevsimini yaşarken tavşan, sincap, tilki, porsuk, karaca, yaban keçisi, kurt, uçan kaçan hayvanları canlı zenginliğini oluşturuyor. Domuz avının yıl boyu serbest olduğu yörede Istıranca Ormanları arasından süzülüp gelen Mutlu Dere Bulgaristan sınırına devam ederek Karadeniz'e dökülüyor. Derenin Alabalık, Sazan, Bıyıklı, Sarıka balıklarını lezzetini keşfedenler serpme, olta ve kestirme gibi usullerle avlanıyorlar. Bol oksijenli ormanda süzülmüş tertemiz havada yapılan yürüyüş ise hem iyi bir spor oluyor, hem de zindelik kazandırıyor. Yöre halkının deyimiyle sarpdere'nin "Buzdolabı" olarak anılan mağara, bu özelliği nedeniyle yazın sıcaktan kaçanların gözde piknik alanlarının başında geliyor.
Sulu mağara diye de anılan Dupnisa'nın basık yatay açık ağzından başlayan mağarada kısa sürede galeri genişleyerek tavanı yükseliyor. Mağara girişinde, soldaki kahverengi tonlarının hakimiyetindeki kaya oluşumları ve sarkıt dikitler günümüze dek el değmemişliği korumuşlar. Geniş galeri 3.5 km devam eden tünelle zifiri karanlığa doğru uzanırken çeşitli koridor ve odacıklar, oyuklar dikkat çekiyor. Mağara içi akan derenin su sesine tavandan damlayan su sesleri karışırken araştırmacı olmayanlar ürperdikleri yerlerde geri dönüyorlar. Bakir, sulak arazi yapısı nedeniyle mağara canlılarının olabileceği ihtimalini de düşünerek çizme, baret gibi tedbirler almak faydalı olabilir.
Kuru Mağara
Yöre halkı misafirperverliği, güler yüzü ve yardımseverliği ile dikkat çekerken ziyaretçilere de rehberlik yapıyor. Özellikle hafta sonları köy kahvesinde bulabileceğiniz köy gençleri Muhteşem Ok ve Serdar Oruç yöreyi iyi bilen tecrübeli rehberler. Böylesine ilginç bir turizm değerine sahip bölgede mağaranın ışıklandırılıp kır lokantaları ile turizmin hizmetine sunmak yöre halkının en büyük dilekleri. Sarpdereliler turizme çoktan hazır olduklarını saygılarıyla belli ediyorlar.
|