Kıyıköy
Pabuç ve Kazan ırmakları arasında yüksek bir tepe üzerine kurulmuş köyün kıyılarında Karadeniz'in hırçın dalgalarının oyduğu koylar, mağaralar ve ilginç biçimli anıt kayalar var. Temiz havası ve denizi ile İstanbul'a yakınlığı gerek yazlık gerekse günübirlik geziler için Kıyıköy'ün cazibesini artırıyor.
Antik çağlardan bu yana yerleşim olduğu bilinen köye Bizans sur kalıntılarının içinden geçilerek giriliyor. Kıyıdaki mağaraların eskiden korsanlar tarafından kullanıldığı söyleniyor. Nehir kıyısında bulunan kaya içine oyularak yapılmış Aya Nikola manastırının 3. yy'da yapılmış kolon kabartmaları, işlemeli sütunları ile kubbe ve kemerleri görülmeye değer. Köylülerin Neron Çeşmesi dedikleri tarihi çeşme epeyce harap durumda.
Köyde 20 kadar pansiyon bulunuyor. Ev-pansiyonlar da var Bir kısmı deniz manzaralı pansiyonlar haricinde çadır kurup kamp da yapılabiliyor. Nehirde ya da denizde tekne turu yapmak isteyenler limandaki balıkçı barınağından motorlu veya kürekli teknelerden birini kiralayıp Kıyıköy'ün tadını çıkarabilirler. Şişme botunuz varsa derelerin ilerilerine doğru keşfe çıkabilir, mevsimindeyse nilüferler arasında kürek çekebilirsiniz. Teknelerin çokluğu köyün balıkçı köyü olduğunu hemen gösteriyor.
Bahar aylarında doğanın binbir renge büründüğü bu şirin yörede şehir gürültüsü, trafik ve kalabalık, kirli havadan uzaklaşıp biraz olsun "arınmak" mümkün.